Manisa, köklü bağcılık geleneğiyle Türkiye’nin en önemli üzüm üretim merkezlerinden biridir. Özellikle Sultani üzümü, Manisa’nın bereketli topraklarında yetişen, dünyaca ünlü bir lezzettir. Kendine has aroması, ince kabuğu ve eşsiz tadıyla sofraların vazgeçilmezi olan bu üzüm, taze tüketimin yanı sıra kurutularak da büyük ilgi görmektedir.
Bağcılık, Manisa’da binlerce yıl öncesine dayanan köklü bir tarımsal faaliyettir. Antik çağlardan günümüze kadar bölgede üzüm yetiştiriciliği kesintisiz devam etmiş, Osmanlı döneminde de önemli bir ticari ürün olmuştur. Günümüzde ise modern tarım teknikleriyle desteklenen bağcılık, Manisa ekonomisinin temel taşlarından biri olmaya devam etmektedir.
Sultani üzümü, sağlığa olan faydalarıyla da dikkat çeker. Yüksek antioksidan içeriği sayesinde bağışıklık sistemini destekler, sindirimi kolaylaştırır ve doğal bir enerji kaynağıdır.
Manisa’nın iklimi ve toprak yapısı, üzüm yetiştiriciliği için son derece uygundur. Ilıman hava koşulları ve verimli topraklar sayesinde üzüm bağları yıl boyunca özenle korunur. Modern sulama ve bakım teknikleri ile desteklenen bağcılık, hem verimliliği hem de kaliteyi artırmaktadır.
Bağlardan toplanan üzümler, tüketim amacına göre ayrılır. Bir kısmı taze olarak pazarlara sunulurken, büyük bir bölümü kurutularak dünyaya ihraç edilir. Manisa, Türkiye’nin en büyük kuru üzüm üreticisi olmasının yanı sıra, dünya pazarında da önemli bir yere sahiptir.
Manisa’da üzüm üretimi, sadece tarım sektörü için değil, bölge ekonomisi için de büyük bir öneme sahiptir. Üzümden elde edilen yan ürünler (pekmez, sirke, pestil vb.) yerel üreticilere katma değer sağlarken, ihracat geliriyle ülke ekonomisine de katkıda bulunur.